Rüzgar Enerjisinin Başkenti: İzmir

Türkiye’nin rüzgar enerjisi üretiminin %20’sini karşılayan İzmir, rüzgar enerjisi sektörünün geleceğinin tartışıldığı üst düzey katılımlı toplantıya ev sahipliği yaptı.

Rüzgar Enerjisinin Başkenti: İzmir

Türkiye’nin rüzgar enerjisi üretiminin %20’sini karşılayan İzmir, rüzgar enerjisi sektörünün geleceğinin tartışıldığı üst düzey katılımlı toplantıya ev sahipliği yaptı.

Rüzgar Enerjisinin Başkenti: İzmir
23 Haziran 2019 - 15:27

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Dr. Çetin Ali Dönmez ve Mehmet Fatih Kacır ve sektör temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen “İzmir Rüzgarı - Rüzgar Enerjisi Sektörü Toplantısı”nda rüzgar enerjisinin geleceği masaya yatırıldı, yatırım planları tartışıldı.

Türkiye’nin rüzgar enerjisi başkenti olan İzmir, hem enerji hem de ekipman üretimi alanlarında Avrupa’nın da önemli merkezlerinden biri olarak dikkat çekiyor. İzmir’in bu konumunu gündeme getirmek üzere İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliğiyle düzenlenen “İzmir Rüzgarı - Rüzgar Enerjisi Sektörü Toplantısı”, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Dr. Çetin Ali Dönmez ve Mehmet Fatih Kacır ile sektör temsilcilerinin katılımıyla 20 Haziran 2019 tarihinde, SwissOtel Otel Büyük Efes'te gerçekleştirildi.

 

Katma değeri yüksek ve İzmir’in mukayeseli üstün olduğu rüzgar enerjisi sektörünün gelişimini hızlandırmada, rekabetçiliğini arttırmada rol oynayabilecek kamu ve özel sektörden pek çok aktörün bir araya geldiği toplantının açılış konuşmasını İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz yaptı. Yavuz, İZKA’nın faaliyetlerini aktararak: “Sürdürülebilir yerel kalkınmada öncü ve etkin bir Ajans olma vizyonuyla hareket eden İZKA, bugüne kadar 18 adet Mali Destek Programı, 7 adet Güdümlü Proje, 3 adet Fizibilite desteği yürütmüştür. Bu desteklerle 647 adet projeye günümüz fiyatlarıyla yaklaşık 530 milyon TL kaynak tahsis etmiş bulunuyoruz. İzmir’in sürdürülebilir kalkınması için harekete geçirdiğimiz kaynak ise günümüz fiyatlarıyla yaklaşık 914 milyon TL’ye ulaşmıştır.” dedi.

 

Yavuz, İzmir’in yenilenebilir enerji sektöründe kaynak potansiyelinin oldukça yüksek olduğunu belirterek, rüzgar enerjisi sektörünün gelişimi hakkında gerçekleştirdikleri faaliyetlerle ilgili sözlerine şöyle devam etti: “Ajansımız, 2012’de Türkiye’de Yenilenebilir Enerji alanına mali destek veren ilk kurumlardan biridir. Ardından 2015’te Yenilenebilir Enerji ve Çevre Teknolojileri Mali Destek Programı da düzenlemiştir. İZKA, bu sektörde yerli ve yabancı yatırımcının bölgemize çekilmesi, ekipman üretimi konusunda İzmir’in bir üs haline gelmesi ve sektörel bir kümelenmenin gerçekleşmesi amacı ile faaliyetlerini sürdürmektedir.”

 

Yavuz, konuşmasını “Sektörü destekleyecek şekilde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından uygulanan Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında, Ajansımız tarafından yaklaşık 3 milyon Avro bütçeli, “Best for Energy” isimli bir AvrupaBirliği projesi yürütüleceğinin müjdesini vermek isterim.” diyerek tamamladı.

 

Rüzgar enerjisi sektörünün Türkiye’deki en önemli çatı kurumlarından olan Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım konuşmasında “Türkiye’deki rüzgar kurulu gücünün 2018 sonunda 7.400 MegaWatt olduğunu görüyoruz. Bu çok ciddi bir kurulumdur. Bu kurulumu yaparak geçtiğimiz 12 sene içinde ülke olarak bu işin yatırımını, teknoloji sağlamasını, danışmanlığını, finansını öğrendik. Dolayısıyla Türkiye’de rüzgar enerjisinin ilk fazını tamamladığını, ikinci fazın ise daha sürdürülebilir olmasını; yani bu sektörün büyümesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi. Yıldırım, Türkiye’deki kurulu gücün Avrupa ile kıyaslandığında 5. sırada olduğunu belirterek; Türkiye’deki santrallerin %50’sinin Ege’de, 180 santralin 43’ünün ise İzmir’de olması dolayısıyla İzmir’in bu alandaki gücünü ve potansiyelini vurguladı.

 

İzmir Vali Yardımcısı Nihat Kaynar konuşmasında, İzmir’in rüzgar enerjisi sektöründeki mevcut durumundan ve gelişim potansiyelinden bahsederek “İzmir, hem yenilenebilir ve temiz bir enerji kaynağı olan rüzgar enerjisinden elektrik enerjisi üretimi hem de rüzgar türbininin; kanat, kule, jeneratör vb. sektöre özel katma değeri yüksek ekipmanlarının üretimi alanlarında, ülkemizde ve Avrupa ölçeğinde önemli merkezlerinden biri haline gelmiştir. 1998’de Türkiye’de kurulan ilk rüzgar enerjisi santraline ev sahipliği yapan İzmir’in, Rüzgar Enerjisi Santralleri bakımından kurulu gücü 1.400 MegaWatt sınırına dayanmış olup, önümüzdeki yıllar içerisinde 1.500 MegaWatt kurulu güce ulaşması öngörülmektedir.” dedi.

 

Kaynar, rüzgar enerjisi alanında İzmir bölgesinde gerçekleşen çalışmaların öneminden bahsederek “İzmir olarak mukayeseli üstün olduğumuz bu sektöre, kamu başta olmak üzere tüm İzmirliler olarak sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyorum.“ diyerek sözlerine devam etti.

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, ülkemizin yüksek katma değerli ürünlerinin yerli ve milli imkanlarla geliştirilmesi, üretilmesi ve ihraç edilebilmesine dönük çalışmalara tümüyle odaklandıklarını belirterek sözlerine başlayan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın değerlendirme ve görüşleri ise şu şekilde gerçekleşti: “Milli Teknoloji Hamlesi’nin içeriğini yerli ve milli ürünler geliştirilmesini ve üretilmesini içeren işler oluşturuyor. Diğer bir eksen de orta yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerine; yüksek katma değerli ürünlere uçtan uca odaklamayı içeriyor. Bu sayede orta yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerinin ihracattaki payını artırmayı hedefliyoruz.” dedi. Yerli imkanlarla kurulan rüzgar enerjisi santrallerine dönük ilave fiyat teşviklerini çok önemli bulduğunu belirten Kacır, “Özellikle Bakanlık imkanları ile bu süreci, teknolojiyi ve AR-GE çalışmalarını Türkiye’de geliştirdiğimizde daha sürdürülebilir bir fayda sağlanacağına inanıyorum.” dedi.

 

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez ise konuşmasında, Türkiye’nin nitelikli insan gücünün azımsanmayacak noktada olduğunun; ancak bunun yanı sıra sektör paydaşlarının birbirileriyle olan iletişiminin de üst seviyede olması gerektiğinin altını çizerek Kalkınma Ajanslarının kilit rolüne değindi. Diğer bir önemli konunun finansman olduğunu söyleyen Dönmez, “Ülkemizin ihracatının artması, tedarik zincirinin düzgün çalışması ve yüksek kapasiteli sanayi için finansman çok önemli. Bu konuda da ülkemizde gelişmeler sürüyor.” diyerek sözlerini sürdürdü.

 

Dünya devleri yatırım için İzmir’i seçti

Çalışma toplantısı kapsamında gerçekleşen ilk oturuma, yatırımları için İzmir’i seçen Enercon Türkiye, TPI Composites ve CS Wind Türkiye gibi dünya devi firmalar katılım gösterdi.

“Rüzgar Enerjisi Ekipman Üretiminde Dünya Devleri İzmir’de” başlıklı birinci oturumda, CS Wind Türkiye Genel Müdürü Youngjae Ryu ve Enercon Türkiye Genel Müdürü Arif Günyar konuşmacı olarak yer alırken, TPI Composites Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Hindistan Başkan Yardımcısı Gökhan Serdar moderatör olarak katıldı.

 

Yerli firmalar sektörün değer zincirinde itici güç konumunda

Yabancı yatırımlarla gelişen rüzgar enerjisi ekipman üretimi sektörünün değer zincirine, yerli firmaların da çok hızlı bir şekilde entegre olduğu gerçeğiyle gerçekleşen “Rüzgar Enerjisi Ekipman Üretimi Değer Zincirinde İzmirli Tedarikçiler” isimli ikinci oturumun moderatörlüğünü İZKA Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü H.İ. Murat Çelik yaparken, konuşmacılar arasında Ateş Wind Power Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Güldoğan, Tibet Makina Genel Müdürü Tibet Arbak ve XGEN Enerji Yönetici Ortağı İskender Kökey yer aldı.

 

Oturumların sonunda Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Dr. Çetin Ali Dönmez ve Mehmet Fatih Kacır tüm konuşmacılara katkılarından dolayı plaketlerini sundu. Toplantı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum