İzmir Körfezi’nden güzel haberler var

İzmir Körfezi’nin farklı bölgelerinden çekilen su altı fotoğraflarında ilk kez farklı bir "boru kurdu" türüne rastlandı. Temiz denizleri seven boru kurtlarının bu büyüklük ve renkte olan bir türünün ilk kez görüntülendiğini belirten E.Ü Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Dr. Levent Yunga, “İzmir Körfezi’ndeki kirlilik azaldığı için yaşama ve çoğalma şansı bulmuşlar. Bu dikkate değer ve sevindirici bir durum” dedi.

İzmir Körfezi’nden güzel haberler var

İzmir Körfezi’nin farklı bölgelerinden çekilen su altı fotoğraflarında ilk kez farklı bir "boru kurdu" türüne rastlandı. Temiz denizleri seven boru kurtlarının bu büyüklük ve renkte olan bir türünün ilk kez görüntülendiğini belirten E.Ü Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Dr. Levent Yunga, “İzmir Körfezi’ndeki kirlilik azaldığı için yaşama ve çoğalma şansı bulmuşlar. Bu dikkate değer ve sevindirici bir durum” dedi.

İzmir Körfezi’nden güzel haberler var
05 Haziran 2019 - 21:58

2000’li yıllara kadar her türlü atığın boşaltıldığı İzmir Körfezi’nde, Büyükşehir Belediyesi’nin çevre yatırımlarıyla ivme kazanan temizlenme süreci hızla devam ediyor. İZSU Genel Müdürlüğü tarafından deniz altındaki yaşamı tespit etmek amacıyla çekilen su altı fotoğrafları, Körfez’deki iyileşmeyi bir kez daha gözler önüne serdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Sualtı Görüntüleme Takımı Antrenörü lisanslı dalgıç ve su altı fotoğrafçısı Murat Kaptan’ın dalış sırasında görüntülediği daha önce rastlanmayan bir "boru kurdu" türü ise bilim dünyasının da ilgisini çekti.
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Levent Yunga, iç Körfez’de ilk kez bu büyüklükte ve renkte bir boru kurdu türü görüntülenmesinin sevindirici bir haber olduğunu söyledi. Narlıdere’de 2 metre derinlikte bulunan, 1-2 santim boyundaki boru kurdunun hangi tür olduğunu saptamak için laboratuarda inceleyeceklerini belirten Yunga, “Denizlerimizde 4-5 bin tür boru kurdu var. Ancak İzmir Körfezi’nde bu büyüklükte ve renkte boru kurdunu ilk kez görüyoruz. Hangi tür olduğunu laboratuarımızda inceleyeceğiz. Belki de İzmir Körfezi’nde ilk defa görülen yeni bir tür de olabilir. Eğer yepyeni bir tür ise yurt dışına gönderip inceleteceğiz. Belki de bu türü tüm dünyaya İzmir’den duyurmuş oluruz. Hangi tür olursa olsun, deniz suyunu filtre eden, denizdeki fitoplanktonu, bakteriyi, algleri toplayıp besleyen, yelpaze şeklindeki dokunaçlarıyla solunum yapan boru kurtları kirli denizlerde yelpazeleri tıkandığı için yaşama şansı bulamıyor. Fotoğrafı çekilen boru kurdunun rengine,  büyüklüğüne baktığımızda bulunması sevindirici ve dikkate değer bir durum. Çünkü İzmir Körfezi’ndeki kirlilik azaldığı için yaşama ve çoğalma şansı bulmuşlar. Boru kurtları temiz denizlerde çoğalmayı seviyor” diye konuştu.
Akdeniz gibi
2000 yılından itibaren Büyük Kanal Projesi’nin devreye girmesi ile birlikte İzmir Körfezi’nin de temizlenmeye başladığını belirten Yunga, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İzmir Körfezi’nin 25 yıllık sürecine baktığımızda bu iyileşmeyi çok net bir şekilde görüyoruz. 1995 yılında Körfez dibinden aldığımız görüntülere baktığımızda görüş yoktu. Şimdi Konak’ta binlerce denizatı var. Denizatlarının olması, denizin temiz olduğunu gösteriyor. Körfez’e gelen kirlilik yükü engellendiği için dış körfezden iç körfeze balıklar, ıstakozlar, karidesler gelmeye başlıyor, türler çoğalıyor. Yine en son Yassıcaada’da görülen deniz çayırları Körfezimiz için de çok güzel bir gelişme. Akdeniz’in kıyı bölgelerinde çoğalan deniz çayırlarının İzmir Körfezi’nde filizlenmesi sevindirici. Denizin temiz olduğunu gösteriyor. Deniz çayırlarının daha da büyümesini umut ediyoruz. Kirlilik akışı önlenince deniz kendi kendini temizlemeye başladı. Önemli olan bunu korumak”.
Dokuz Eylül’den de güzel haber geldi
İzmir Büyükşehir Belediyesi, büyük çevre yatırımları sonrasında İzmir Körfezi’ndeki yaşanan değişimi Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nün bilimsel çalışmalarıyla da yakından takip ediyor.
Üniversitenin 2018 dönemini içeren son raporu, tıpkı 2017, 2016, 2015, 2014, 2013 ve 2012’de olduğu gibi, Körfez’deki iyileşmenin artarak devam ettiğini gösterdi. Raporda,  arıtma tesisleri öncesi canlıların yaşamasına izin vermeyecek kadar düşük seviyelerde gözlenen çözülmüş oksijen seviyesinin yükselmesi ile birlikte canlı türü sayılarında artış yaşandığına dikkat çekildi. 2000 yılında Körfez tabanında sıfıra kadar düşen ve balıklara yaşama şansı vermeyen çözünmüş oksijen seviyesi (yüksek su kalitesinin göstergelerinden biri), 2018 yılında Körfez genelinde yüzey sularında 7 mg/lt seviyelerinde ölçüldü. Denizlerde yaşayan canlılar için yüzeysel sularda bu değerin ortamdaki canlıların türüne bağlı olarak 4-5 mg/lt'den az olmaması gerekiyor.  Murat Kaptan'ın fotoğraflarını çektiği horozbina balığı, deniz çayırları, yengeç ve anemonlar İzmir Körfezi’nin altındaki rengarenk dünyayı yansıtıyor. Körfez'in farklı noktalarından  çekilen fotoğraflar aynı zamanda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye’ye örnek olan arıtma kalitesini de ortaya koyuyor.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum