Demek ki oluyormuş
Demek ki oluyormuş
Yayınlanma :
06.02.2016 15:45
Güncelleme :
06.02.2016 15:45


Onları tanımayız…
Çünkü kendilerini tanıtmazlar.
Sadece çalışmayı ve hizmeti düşünürler.
Bence ‘günün kahramanı ‘Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez…
Başkan ‘geleceği ve belki de bazılarının başına gelecekleri gördü’ ve atılımını yaptı…
‘Olmaz, program açıklandığı gibi yürütülmelidir!’ dedi.
Kime dedi?
İzmir Milletvekilleri, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Torbalı’dan çıkan TBMM Adalet Komisyonu Üyesi
Mahmut Atilla Kaya’ya…
Tabii ki bu arada AKP İzmir İl Başkanı Bülent Delican’ı da atlamadı.
Sonuçta, bugün İZBAN Torbalı hattındaki seferlerine sabah 05:25’ten itibaren başlıyor.
Her gün tam 76 sefer yapılacak.
Uç istasyonlardan karşılıklı gerçekleşecek seferler, gece 23:55’te kalkacak son trene kadar devam edecek.
İZBAN, bu hat üzerinde 27 dakikada bir günde 76 sefer yaparak, hizmetini kentin güney ucundaki yolculara kadar taşımış olacak.
Yapılan planlamaya göre, Cumaovası ve Menemen istasyonları transfer noktası olarak kullanılacak.
*- Torbalı’ya katkısı olacak
Bu önemli hattın bir an önce hizmete girmesi için çok yazanlardan biri olarak, gelişmeleri de yakından takip ediyordum.
Anımsarsanız, İZBAN’ın Torbalı’ya refah getireceğini, katma değer katacağını, İzmir Büyükşehir elediye’nin, yani Aziz Kocaoğlu’nun yaptırdığı Develi, Tekeli, Pancar, Kuşçuburun, Torbalı ve Tepeköy istasyonlarının devreye girmesi ve hattın açılmasıyla birlikte İZBAN, 110 kilometrelik bir banliyö hattına kavuşmuş oluyor.
İstasyon sayısı 32’den 38’e yükselirken, hesaplamalara göre; hattın uzamasıyla birlikte Torbalı yönünden günde ortalama 20 bin yolcu eklenmiş oluyor.
Böylelikle İZBAN’ın günlük yolcu sayısının ortalama 300 binin üzerine çıkması öngörülüyor.
İlk gün öğle saatine kadanr beş binin üzerinde yolcu taşındı.
Yolculara broşürler dağıtılarak bilgilendirildi.
Bu arada, Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez’e, neden ‘Günün kahramanı’ dediğimi de belirteyim:
*- Hizmet kişilere bağlı değildir
Bakan Binali Yıldırım birkaç gün önce bir yerel tv kanalındaki programda, ‘Başbakanımızın Kazakistan programına iştirak edeceğim. Bu yüzden İzmir’deki önceden açıkladığımız törene katılamayacağım.’ diyerek binlerce kişinin beklentisinin içine limon sıktı.
İzmir’de fısıltı gazetesi, ‘Bakan yok, tranda yok!’ söylentisini yaydı.
Gazeteler yazdı.
Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Güngör ise tabandan gelecek tepkileri öngördüğü için hemen telefon diplomasisini başlattı.
‘Seferleri başlatalım, töreni sonra yaparız!’ diyerek örneklerini verdi.
Ve mutlu sona ulaştı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Kazakistan programına eşlik edecek olan Bakan Binali Yıldırım daha sonra TCDD’nin proje ortağı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile görüşerek, remi töreni gerçekleştirecek.
Böylece, açılış töreninin ertelenecek olmasının hizmeti engellememiş oluyor.
*- Tenkit kamçılıyor
Laf bu güzel kentimizden açılmışken, İZBAN gibi Torbalı’da iki farklı mahalleye yapılan bisiklet ve yürüyüş yollarındaki çalışmalar tamamlandığını da söyleyebilirim.
Torbalı’da her noktaya bisikletle ulaşımı amaçlayan ‘Çevre ve Sağlıklı Yaşam Yolları’ projesi kapsamında sürdürülen çalışmalarının ilk etabı tamamlandı.
Haluk Alpsü Bulvarı ile Abdülhamit Han Caddesi’nde sürdürülen iki ayrı çalışmanın 2 kilometrelik bölümü yaya ve bisiklet ulaşımına hazır hale getirildi.
Proje kapsamında; Çevre ve Sağlıklı Yaşam Yolları boyunca kondisyon aletleri, tartan pisti, çevre düzenlemesi, aydınlatma, ağaçlandırma ile 4 metre genişliğinde yürüyüş yolları ve iki metre genişliğinde ise bisiklet yolları yapıldı.
Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez, ilçede hayat kalitesini artırmak adına, sağlık, eğitim, spor ve sosyal yaşam alanına ciddi yatırımlar yaptıklarını belirtti.
Benzer projelerin ilçenin her noktasında uygulanması amaçlanıyor.
*- Düşünmeye bile gerek yok!
14 Şubat Sevililer günü öncesi, ‘Bu sene ne hediye alsam?’ sorusunun yanıtını, bir LÖSEV kuruluşu olan LSV Dükkan karşılığını veriyor.
Hediye arayışında olanlar için lösemili çocukların anneleri tarafından sevgiyle üretilmiş hediye seçenekleriyle ‘Sevgi Günü’ne hazır.
LSV Dükkan, lösemili çocukların anneleri ve lösemiyi yenmiş gençlerin ürettiği birbirinden renkli ve doğal ürünleri sevdiklerine alternatif bir hediye vermek isteyen herkesin beğenisine sunuyor.
Üstelik ürünlerin tüm gelirinin lösemili çocukların tedavisinde kullanıldığını bilmek hediyelerin değerini daha da anlamlı kılıyor.
Yazı işleri çalışanlarından öğrendiğime göre; iyiliğin lezzete dönüştüğü, tamamen katkısız el emeği kurabiye ve çikolatalar, doğa dostu malzemelerden üretilen bebekler ve oyuncaklar, kalp desenli çantalar, sevimli ve eğlenceli tasarımlarla konforu bir arada sunan yumuşacık yastıklar, seramik süsler ve birbirini sevenlere özel kupalar bu hediyelerden sadece bir kısmı.
Hepsinden önemlisi, hediye seçenekleri için (www.lsvdukkan.com) u ziyaret ederek internet üzerinden sipariş verebilirsiniz.
Bu arada Avm’lerde açılacak stantlarımızı ziyaret edebilirsiniz.
*- Güzel ama yanlışlık var
Notumu almıştım:
Ege Otizmliler Derneği ilk etkinliğini 20 Şubat 2016 tarihinde İzmir Swiss Hotel’de BİTRON’un ana sponsorluğunda gerçekleştirecek.
Gecenin sunuculuğunu tiyatrocu Behsat Uygur oğlu ile yapacak.
Sibel Tüzün’ün sahne aldığı bu yardım gecesinde toplanan bağışlar, mali gücü yeterli olmayan otizm ve gelişimsel sorunlu çocukların eğitiminde kullanılacak.
Buraya kadar güzel…
Şimdi önce bilgiyi paylaşacak sonra yorumumu yapacağım:
Verilen bilgiye göre;
Ege Otizmliler Derneği, ‘İstanbul İzmir el ele İzmir’de Okumayan Otizmli Çocuk Kalmasın’ sloganıyla, hayata kazandırılabilir otistik çocuklara burs vermek amacı ile otistik çocuk annesi, başarılı bir iş kadını Rabia Tekince önderliğinde 7 İş Kadını tarafından İzmir’de kurulmuş bir dernek.
20 Şubat 2016 tarihindeki geceye; söylediklerine göre, bakanlar, millet vekilleri, belediye başkanları, yerel yöneticiler, siyasi parti temsilcileri, dernek başkanları, iş adamları, girişimciler, sanatçılar, gazeteciler ve önemli projelerde görev alan kişiler ile cemiyet hayatının seçkin simaları katılacak…
*- Ne demek?
Birincisi; ‘İzmir- İstanbul ile elele!’ ne demek?
Hadi bakalım İstanbul’a gidin de, el açın bakalım bir kişi ‘Ah İzmir’ ya da çocuklarız için ‘Vah vah!’ diyecek mi?
Dahası bir kişinin bile sekreterini, özel kalemini aşabilecek misiniz?
Bırakın artık şu ‘İstanbul’ hayranlığını…
Türkün Türk’e olduğu gibi, sadece İzmirlinin İzmirliye faydası ve yararı vardır.
Bunu bence hiç birimiz aklımızdan çıkarmamalıyız.
Bize nasıl baktıklarını anlatmaktan yazmaktan gına geldi.
İkincisi:
‘Yardım gecesine’ bu kadar çok bedavacı çağrılır mı?
Yukarıda saydığık davetlilerden bir kişinin bile bir kuruş katkısı olur mu?
Bunlar gelirler yerler içerler ve hesabı size yazdırıp giderler.
Üstelik girişte fotoğraflarını görevli muhabirlere çektirirler ve gazetelerde yayımlatırlar.
Özetle; gelmek isteyen biletini alır, bağışını yapar…
Hatta gururla söylemeden edemeyeceğim; bu tür yardım gecelerinde, görevli hiçbir muhabir ve kameraman, kesinlikle masaya oturup, ikramları kabul etmez.
Teşekkür eder, çeker gider…
Protokol masasına ise sadece ve sadece çalışan emekçilerin de, bizim gibi tasvip etmedikleri, ‘yüz karalarımız!’ dedikleri kişiler oturur…
Çoğu da ‘patron’ görünümündedir…
Ya da temsilci veya sahte duayen!
Yaşlılıkla, ustalığı karıştıranlardır bunlar…
Ve bunlara farkında olmadan yüz verenler.
Özel masaya sadece ve sadece Vali ile belediye başkanı dışında kişilerin oturmasını da kabul edemeyenlerdenim.
Çorbada, herkesin mutlaka tuzu olmalıdır.
Şimdi İstanbul’da başladı…
Bu tür etkinliklerde açıkça ve net söylenen şu:
‘Pamuk eller cebe!’
Ayrıca, bağış listesinde adı olmayan da salona alınmıyor.
İsterseniz bir örnek vereyim:
‘Okumak her çocuğun hakkıdır!’ diyerek yola çıkan TÜVANA Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı’nı gösterebilirim.
TÜVANA’nın önümüzdeki günlerdeki gecesine katılan ünlü sporcular, sanatçılar, sinemacılar, tiyatrocular da ayrıcı maddi olarak katkı koyuyor.
Ve de bağış yapmayan hiç kimse geceye alınmıyor.
Umarım, Ege Otizmliler Derneğinin ‘İstanbul İzmir el ele İzmir’de Okumayan Otizmli Çocuk Kalmasın’ Sosyal Sorumluluk gecesi, zararla kapanmaz…
*- PKK’nın haline bakın
Konu çocuklarımızdan açıldığı için bir süredir gündemimde olan PKK’nın çocukları silahlandırması ve çatışmalarda kullanmasını da ele alayım.
Emniyet güçleri terör örgütü PKK’nın düzenlediği eylemlere katılan çocukları araştırdığında çarpıcı bir gerçekle karşılaştı.
Gösterilerden birkaç gün önce ortaya çıkan ‘abi ve abla’lar, 100’er lira dağıttıkları çocukları eylemlere yönlendiriyor.
Büyük yaşta olanlar önce silahla tanıştırılıyor sonra dağa çıkarılıyor.
*- Rakamlar ürkütücü
Bu yıl 14 Ağustos'a kadar 12 yaşında 5, 13 yaşında 25, 14 yaşında 57, 15 yaşında 166, 16 yaşında 224, 17 yaşında da 452, toplamda 929 çocuk için yakınları tarafından ‘Çocuğumuzu terör örgütü PKK kaçırdı’ şeklinde güvenlik güçlerine başvuru yapıldı.
Son 2 yılda PKK'nın 18 yaşından küçük toplam 2 bin 52 çocuğu kandırarak dağa kaçırdığı yönünde emniyet güçlerine başvuru yapıldı.
Bölgede faaliyet gösteren sözde insan hakları örgütleri PKK'nın çocukları silahlandırması ve çatışmalarda kullanması konusunda ilgisiz.
Her fırsatta güvenlik güçlerinin terörle mücadelede görevlerini yaparken insan haklarını ihlal ettiği konusunda tepki gösteren ve neredeyse terör örgütünün birer kolu olarak faaliyet gösterenleri kınıyorum.
***
GICIK
*- Hayat çatlak bardaktaki suya benzer içsen de tükenir, içmesene de. Bu yüzden hayattan tat almaya bak. Çünkü iyilik yapsan da bitecek, yapmasan da!
*- Gerek yok her sözü laf ile beyana. Bir bakış bin söz eder, bakıştan anlayana.
*- Gülmek için mutlu olmayı beklemeyin, belki de gülmeden ölürsünüz.
*- Garip değil mi, yüzüne gülecek kadar dost sandığın kişiler, aslında arkandan konuşacak kadar yüzsüzler.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: