Mükellef hakları paneli yapıldı
10 Nisan Çarşamba günü İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi İİBF Maliye Bölümü işbirliği ile Mükellef Hakları Paneli Düzenlendi.
Yayınlanma :
11.04.2019 12:57
Güncelleme :
11.04.2019 12:57


Ancak vergilendirmenin sürdürülebilir olması, adil, tarafsız, rekabeti koruyan, büyümeyi destekleyen bir yapı içinde olması gerekir. Devlet mükellef dengesi ve ahengi mutlaka sağlanmalıdır.
Vergi mevzuatı ne yazık ki çok karışık ve çok sık değişiyor. Kanun yapma tekniğine uyulmuyor. Sürekli torba kanun çıkarılıyor. Vergi mevzuatı yamalı bohça gibi içinden çıkılmaz durumda. Vergi kanunlarının yeniden yazılması gerektiğini her fırsatta dile getiriyorum. İndirimli Kurumlar Vergisi yeniden yazıldı fakat eskiyi aratıyor. Gelişmiş ülkelerde kanunlar yürürlük tarihinden en az birkaç yıl önce yayımlanıyor. Bizde ise aynı gün yayımlanıyor ve yürürlüğe giriyor. Sık değişen vergi mevzuatı, yatırım kararlarını olumsuz etkiliyor. Türkiye’de mutlaka bir vergi reformuna ihtiyaç vardır. Vergi mevzuatının basit ve kalıcı olması sağlanmalıdır.
Türk vergi sistemi beyan esasına dayanıyor. Türk vergi sistemi, gelir vergileri yerine; tüketim vergilerine ve stopaja dayanıyor. Gelir Vergisi’nin %90’ı stopaj yoluyla toplanıyor. Dolaylı vergiler çok yüksek (% 67 civarında) OECD ülkelerinde ise tam tersi (%35). Bu durum, vergi bilincini olumsuz etkiliyor. Beyana dayalı vergilemeyi zorlaştırıyor. Türkiye’nin nüfusu 82 milyon. Gelir vergisi faal mükellef sayısı 1,8 milyon. Bu demektir ki 45 kişiye 1 beyanname düşüyor. Vergi tabanının yaygınlığı vergi yükünün dağılımındaki adaletin en önemli göstergesidir. Gelişmiş ülkelerde herkes Gelir Vergisi beyannamesi veriyor. Bu durum farkındalığı artırıyor. Bizde ise örneğin ücretliler sadece alacağı net maaşı biliyor. Kayıt dışılık çok fazla. Kayıt dışılık haksız rekabete yol açıyor. Sadece cezalarla kayıt dışılık önlenemez. Vergi oranlarının düşürülmesi, kayıt dışılığı önemli ölçüde azaltmıştır.
Türkiye’de vergi cezaları maalesef caydırıcı değil. Bunun nedeni, cezalarının yetersiz olması değil; cezaların etkin uygulanamıyor olmasıdır. Vergi affı, uzlaşma vb. nedenlerle vergi kaçırmak maalesef bir sorun olarak görülmüyor. Ayrıca aflar kesinlikle sistemi bozuyor. Aflar, mükellefleri vergiden soğutuyor. Af çıkar beklentisi beyan ve ödemeleri düşürüyor. Af Kanunlarının uygulanması sırasında tahsilat artsa bile vergi de adalet bozuluyor. Vergiye uyumlu mükellefler için geçen yıl uygulamaya konulan, vergi indirimini olumlu bir gelişme olarak görüyoruz fakat yeterli bulmuyoruz.
Türkiye’nin hedefi dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmektir. Muasır medeniyetler seviyesine ancak mükelleflerimiz sayesinde ulaşacağız. Mükellef haklarına bu büyük perspektiften bakmak zorundayız.” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: