Kestelli: Şimdi ülke olarak kazanmamız gereken küresel bir seçim var

Türkiye, demokrasinin ana unsurlarından biri olan yerel yönetim seçimlerini örnek bir olgunlukla tamamladı ve demokrasi geleneği güçlü bir ülke olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Seçilen tüm yerel yöneticileri tebrik ediyoruz.
 
Merkezi ve yerel yönetimler arasında kendine özgü bir denge tercihinde bulunan Türkiye’nin önünde seçimsiz geçecek 4 yılı aşkın bir süre var. Türkiye, bu sürede iyi bir yönetişim örneği sergileyerek, omuz omuza vererek küresel sistemde hakkıyla varolma seçimini kazanmak zorundadır. Ülkemiz, 86 milyon vatandaşıyla daha demokratik, daha müreffeh, daha gelişmiş bir ülke olmayı fazlasıyla hak ediyor. Önümüzdeki bu çok kıymetli dönemde Türkiye’nin uluslararası kredibilitesini artıracak adımları hızla ve büyük bir kararlılıkla atmak mecburiyetindeyiz.
 
İnsani gelişimden refaha, ekonomik özgürlükten demokratik olgunluğa, hukuktan eğitim kalitesine, şeffaflıktan mutluluğa, rekabet gücünden teknoloji düzeyine, yeşil ekonomiden inovasyona, gelir dağılımı adaletinden fırsat eşitliğine kadar her alanda dünyanın ilk 20 ülkesi arasına girmeyi mutlaka başarmalıyız. Muasır medeniyetler arasına kalıcı olarak girmek, mutlaka kazanmamız gereken bir seçimdir. Seçmenin, iktidarı ve muhalafetiyle Türk siyasetinden beklentisi budur. Bunun için maliyet hesabı yapmadan yapısal reformların kararlılıkla devreye alınması elzemdir.
 
Türkiye’yi dayanıklı bir ülke haline getirmek için binalarımızı dönüştürmekten Türk Lirası’nın itibarını artırmaya kadar, koşullar nedeniyle aşınmış bütün uzuvlarımızı tedavi etmenin temel ve tek yolu, iyi tasarlanmış ve kararlılıkla uygulanan reformlardır. Türkiye Cumhuriyeti Pasaportu dünyanın en geçerli pasaportlarından biri haline geldiği gün, ülkece bu seçimi kazanmış sayabiliriz.
 
İzmir, bu değişim ve dönüşüme örnek olabilecek, potansiyeli çok yüksek bir kent. Tarım ve hayvancılık, öncelememiz gereken temel alanların başında gelmektedir. Yeni Başkan ve yönetimden beklentimiz, İzmir iş dünyasında başardığımız birlikte düşünme, çalışma ve hayata geçirme retoriğini, tüm kent  ekosistemine yayması ve ortak motivasyonu sağlamasıdır.
 
Sonuçların güzel İzmirimize ve ülkemize hayırlı olmasını dilerim.