KARATAŞ GÜVEN TAZELEDİ

MHP İzmir’de İl Kongresi büyük heyecana sahne oldu. Üç adaylı yarışa Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in divan başkanlığı yaptı. Kongrede üç aday da iddialı konuşmalar yaptı. Necat Karataş kongrede protokolde oturmayıp delegeyle kaynaşmak istedi. Konuşmaların ardından oylamaya geçildi. Oylama sonunda 327 oy alan mevcut il başkanı Necat Karataş yeniden MHP İzmir İl Başkanı seçildi.

MHP İzmir İl 11.Olağan İl Kongresi Başkanlığı seçiminde 3 aday yarıştı. İl Başkanı Necat Karataş ile Hüseyin Kırkpınar arasında geçen yarışta galip gelen Necat Karataş oldu. Başkan Karataş 327 oy alarak yeniden başkan seçilirken, Hüsmen Kırkpınar 241 oyda kaldı. Mustafa Kulaoğlu'na ise sadece 9 oy çıktı.

KONGREDE YAŞANANLAR
MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in Divan Başkanlığı’nı yaptığı kongreye MHP İzmir Milletvekilleri, Oktay Vural ve Ahmet Kenan Tanrıkulu, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, MHP İzmir İl ve İlçe yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda partili katıldı.

Yoğun katılım ve coşkuyla gerçekleşen  kongreye katılmak üzere İzmir'e gelen TBMM Grup Başkanvekili Oktay Vural, Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ve Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, partililer tarafından gösterilen yoğun ilgiyle ve alkışlar arasında salona girdi.

Kongrede yeniden aday olan mevcut İl Başkanı Necat Karataş da alkışlar arasında kucağında 2 yaşındaki torunu Ela ile birlikte kongrenin yapılacağı salona geldi. 600 delegenin oy kullanacağı seçimde, divan başkanlığını ise Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş üstlendi. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gönderdiği mesaj okundu.

BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kongre mesajının okunmasının ardından Divan Başkanı Tuğrul Türkeş adaylara mesaj verdi. Türkeş, "İzmir'de iki milletvekilimiz olsa dahi biri Grup Başkanvekilimiz, öteki Genel Başkan Yardımcımız. Buradan MHP'nin İzmir'e verdiği önem açıkça ortaya konuyor. Şimdi size de önemli bir görev düşüyor. Biz bu kadar önem veriyorsak sizler de İzmir'in daha çok isimle TBMM'de MHP çatısı altında temsil edilmesini sağlamanız lazım. Eski parti olmak ve güçlü parti olmak budur. Türkiye’de iki tip parti var biri kökü tarihte olan ve geleceğe umutla bakan çınardır. Yani sadece iktidar olduğu zaman söyleyecek sözü olan değil, her şartta meclisin içinde dışında her zaman Türk milletinin menfaatini savunacak mücadelesini verecek partidir. Bir de iktidar olmak için gelip geçen partiler var" ifadesini kullandı.

İZMİR BAŞBUĞ’A SÖZÜN ADIDIR
Kongrede başkanlık için yola çıkan Hüsmen Kırkpınar, ''Bugün burada bir sorumluluğu yerine getirmek için toplanmış bulunuyoruz. Amacımız MHP’yi iktidara taşıyacak, İzmir rüzgarını güçlendirmektir. Türkiye zor günlerden geçmektedir. 13 yıldan beri iş başında bulunan AKP’nin oluşturduğu tahribat dayanılmaz noktaya gelmiştir. Haziran seçimleri Türkiye için var olma ve yok olma işaretidir. MHP’nin de siyasi vizyonu geçmişte olduğundan çok farklıdır. Mücadele sıradan değildir. Kavga büyüktür, ülkü büyüktür, omuzlarda taşınacak yük büyüktür. Türkiye’nin kurtuluşu MHP’yi iktidara taşımaktan geçiyor. Bölünmüşlüğe değil birliğe, tembelliğe değil çalışmaya talibim. Hesaplaşmak için değil, helalleşmek için karşınızdayım. İktidar yolculuğunda hep önde koşan MHP İzmir İl Başkanlığı'nın şanlı bayrağını TBMM’ye taşımak için yolculuğumuza başlıyorum. MHP’nin tarihinde İzmir bir sevdanın adıdır. Başbuğumuza verdiğimiz sözün adıdır” ifadesini kullandı.

TEK HEDEF İKTİDAR
Kırkpınar, “Sizleri el ele vermeye, hedefe koşmaya, zafer ile buluşmak adına taşın altına elinizi değil, başınızı koymaya çağırıyorum. Amacım hiçbir dava arkadaşımı incitmek değildir. Topyekün bir şahlanış ve kucaklaşmaya ihtiyaç vardır. Uzun hizmet dönemleri geçiren siyasi yapılar yıpranır. Yani yenilenmek gereklidir. Dünden beri bu davaya hizmet etmiş hareketi sırtlamış kadını erkeği yaşlısı genci herkesin bir arada bulunduğu bir teşkilat yapısı zararlı mıdır? Cevap açıktır; herkes birlik istemektedir. Ben birbiriyle tartışarak yorulan bir teşkilat hedeflemiyorum, birbiriyle kucaklaşan bir teşkilat hedefliyorum. İl başkanı seçilirsem İzmir’de bu tartışmalar sona erecek, kimse kimsenin siyasi siciliyle uğraşmayacaktır. Tek hedefimiz MHP’yi iktidara getirmek ve liderimiz Devlet Bahçeli’yi başbakan yapmak. Bazıları 'bunlar nasıl bir araya geldi' diyorlar. Ülke elden gidiyorken kırgınlık olur mu? Artık kırgınlık yok, birlik var. Biz kimseyi ötekileştirmiyoruz. Ben Hüsmen Kırkpınar’ım, benim en büyük gayem sizlersiniz” dedi.

OY İSTEMİYORUM EL ELE TUTUŞMANIZI İSTİYORUM
Kırkpınar’ın ardından konuşmasını yapan  Mustafa Kulaoğlu, delegeleri selamlamasının ardından başkan olması halinde yapacağı çalışmaları sıraladı. Kulaoğlu,“Kadın kollarımızı aynı binaya taşıyıp kendileri ile koordineli bir şekilde çalışmayı sağlamak, yan kuruluşlarımızla dayanışmayı sağlayacağız. İlçe ocak ve teşkilatlarımızın sıkıntılarını kendi sıkıntımız kabul edip çözeceğiz. Bir seçimden çıkıldığında, diğer seçimin tarihi yarınmış gibi çalışmaya devam edeceğiz. Ne acıdır ki İzmir’de nüfus, seçmen sayısı artmış, ama MHP’nin oyu aşağıya düşmüştür. İşte Mustafa Kulaoğlu, bunun için adaydır. Hiçbir arkadaşımızı suçlamıyorum. Kucaklaşmadık ülkücü de, seçmen de bırakmayacağız. Tatillerde ülkücü gençlerimizi köylerimize ve ilçelerimize göndereceğiz. İzmir’de gündemi takip eden değil, gündem belirleyen bir parti olacağız. Sanayi, ziraat, meslek odalarında temsil edilme çalışmalarının içerisinde bulunacağız. Biz il başkanlığı için niyet etiğimizde, Ankara’daki son ziyaretimizi Devlet Bahçeli ile yaptığımız ziyaretimizde şunu zikrettim: Biz, Mustafa Kulaoğlu ve mahalli idareler seçiminde 8 ile 10 belediye alamazsa, 5 ila 6 milletvekiline çıkaramazsak bir daha aday değiliz. İzmir’den iktidar yürüyüşümüzü Cenab-ı Allah bahşedecektir. Basın da buradayken, sizden bir şey rica ediyorum: sizden oy istemiyorum, el ele tutuşmanızı istiyorum” şeklinde konuştu.

Son konuşmayı yapan mevcut İl Başkanı Necat Karataş, ”Uzun yıllardır sizlerle omuz omuza mücadele veriyor, sizlerle birlikte çalışıyorum. Sizlerle birlikte Merhum Başbuğumuz Alparsan Türkeş Beyin gösterdiği hedefe Genel Başkanımız; Liderimiz Devlet Bahçeli Beyefendinin ilkeleriyle yürümenin onuru ve gururunu taşıyorum. Büyük Türk Milletinin,  kutsal vatanımızın, ve devletimizin emrinde ve hizmetinde olan Milliyetçi Hareket Partisinin bir neferi olmak ve sizlerle bu yolda yürümek benim için bir şeref meselesidir. Bu şerefin tacı da sizsiniz, tahtı da sizsiniz” ifadesini kullandı.

TEK BİR ÜLKÜCÜDEN VAZGEÇMEDİK
Karataş sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar sizlerin fikirlerine büyük önem verdik. Hepinizi ilgilendiren kararları mutabakatla aldık. Hepimizin bir güç olduğunu bilerek çalıştık. Gönüllerimizin kapılarını sonuna kadar açtık. AR-GE çalışmalarımıza önem verdik, çözüm odaklı projeleri değerlendirdik. Tüm arkadaşlarımızla yan yana omuz omuza olduk. Teşkilatlarımızın birbiriyle ahenk içerisinde çalışması için gayret ettik. Sizleri en iyi şekilde temsil edebilmek için elimizden gelen gayreti gösterdik. Cenab-ı Allah nasip ederse yeni dönemde daha farklı bir şekilde geri döneceğiz. Teşkilat gücümüzü tüm İzmir’e hissettirmek için daha fazla mücadele edeceğiz. Seçimlerde başarı sağlamak için sizin fikirlerinize önem vereceğiz. Bir tek ülkücüden bile vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.”

SEN YOKSAN UMUT YOK, VATAN YOK
“Senin olmadığın hiçbir yerde, senin olmadığın hiçbir düşüncede ve senin bulunmadığın hiçbir zaman diliminde ben de yokum; biz de yokuz! Sen yoksan; bir kişi eksik, gücümüz eksik, bütünlüğümüz eksik. Sen yoksan; temsil ettiğin fikir, inanç ve duygu da eksik. Yani sen yoksan eğer, umut da yok, vatan da yok, millet ve devlet de yok. Çünkü sen Türk Milleti’nin umudu; çünkü sen vatanımızın ve devletimizin teminatısın. Seninle birlikte işte böyle bir yolda yürümek ne güzel! Ve ne güzel seninle birlikte aynı kaderi paylaşmak, geleceğin Milliyetçi Türkiye’sine birlikte adım atmak. Güneşin her gün battığı fakat senin imanın gibi; azim ve kararlılığın gibi her gün yeniden doğduğu şu güzeller güzeli İzmir şehrinde asıl olan ve asil olan senin kutlu mücadelendir. Benim için bu şehre de bu coğrafyaya da anlam yükleyen işte senin o asil mücadelendir… her semtinde, her köyünde ve her sokağında verdiğin soylu mücadele. Şehit kanlarıyla suladığın, afiş afiş duvarlarını donattığın ve aşkla göğsünü siper ettiğin bu şehir şimdi senden hüküm bekliyor. Hani o bayrak olup dalgalandığın; hani İzmir semalarını kapladığın o gün var ya. Tıpkı o günkü gibi bu şehir seninle kucaklaşmayı bekliyor, emaneti ehline verip seninle kavuşmayı bekliyor; hesapsız, sorgusuz. Senden hüküm bekliyor şanlı geçmişimiz, asil mücadelemiz ve geleceğimiz. Şimdi bu hükmü vermenin zamanıdır. Şimdi, Ülkede birlik, Ülküde birlik ve İzmir’de birlik demenin zamanıdır. Seni bu zamana; Seni içinde var olduğun kutsal mücadelemize ve Seni bu hükmü vermeye davet ediyorum. Sen olursan başarırız, Sen olursan kazanırız, Sen olursan kurtarırız. Ve Sen bizimle birlikte olursan “biz” oluruz… Biz birlik olursak eğer; engelleri teker teker aşar Üç Hilalli sancağımızı iktidarın ve İzmir’in gönderine dikeriz. Şimdi sizden, emir bekliyorum, dua bekliyorum ve destek bekliyorum.”

İŞTE NECAT KARATAŞ'IN YÖNETİM LİSTESİ