DOLARA BİR BAKIŞ
DOLARA BİR BAKIŞ
Yayınlanma :
04.05.2015 19:42
Güncelleme :
06.10.2018 20:13


Dolar endeksi baz yıl olan 1973 yılında hesaplanmaya 100 değeri ile başlamış, en yüksek değerini 164,7 ile 1985 yılında, en düşük değerini ise 2008 yılında küresel finans kriz sırasında 70,6'ya ulaşmıştır. 2014 sonlarında ise FED'in parasal genişlemeyi bitirmesi ve faiz artışı sürecine girebileceği yönündeki sinyallerle birlikte endeks tekrar yükselmeye başlamıştır. Dolar endeksi arttığı veya azaldığı dönemlerde, ülke bazında bazı özel durumların dışında TL gibi endeks hesaplamasında kullanılmayan ülkemiz gibi gelişmekte olan ülke para birimleri de bundan etkilenmektedir. Kısacası, endeks sert veya trend yapacak şekilde artar veya azalırsa, dolarda dünya çapında bir talep artması veya azalmasının gelebileceği söylenebilir.
Örneğin; ülkemizdeki son altı aylık USD/TL değerindeki gelişmeleri endeksle bakacak olursak; Ekim/2014 döneminde USD endeksinin ortalama rakamı 87,21 olurken, Mart/2015 dönemi ortalaması 98,66 rakamına yükselmiştir. Yani bu altı aylık iki dönem arasında USD Dolar Endeksi yaklaşık % 13,13 oranında bir artış göstermiştir.Ekim/2014 döneminde USD/TL kuru aylık ortalama 2,2587 olurken, Mart/2015 döneminde ise 2,5933 olmuştur. USD/TL paritesi ise bu dönemde % 14,82 oranında artmıştır.
Diğer her şey sabitken, dolar diğer para birimlerine karşın söz konusu 6 aylık dönemde ortalama % 13 değer kazanırken, TL'ye karşıda ortalama % 14 değer kazanmıştır. Doların ülkemizde değer artışının asıl nedeninin, yurtdışındaki gelişmelere olduğunu söyleyebiliriz. Ülkemizdeki faiz politikası, siyasal istikrar, risk primi, cari açık, Euro kuru, CDS ülke notları vs. nedenlerde USD/TL paritesini gerek portföy hareketleri gerekse de finansal olan ve olmayan yatırımlarla etkilemektedir.
Avrupa ekonomisinin de gelecekte içinde bulunduğu durgunluk ve kriz ortamından çıkacağını, Euro'nun tekrar değer kazanacağını düşünecek olursak, bu da endekste olumlu etki yaratacak ve endeks yükselecektir. Bu da USD/TL paritesini USD lehine etkileyecek olup, USD nominal döviz kuru ülkemizde yükselecektir. USD/TL paritesinin aslında ülkemizde daha fazla artmasını Euro/USD paritesinin geçmiş dönemlere göre düşük olması engellemektedir. Eğer parite geçmiş dönemlerde olduğu gibi yükselecek olursa, ülkemizde nominal döviz kurları yükselecektir. Burada MB'nin faiz politikası çok önemli hale gelecektir.
MB'nin genellikle faiz politikası enflasyonu, hedeflenen seviyelerde tutma yönünde olduğu için, nominal döviz kurları düşük seviyelerde olsa bile, MB faizleri çok düşürmemiş, enflasyon hedefinden taviz vermemiştir. MB'nin döviz kurları yükseldiğinde, bunun enflasyon üzerinde yaratacağı olumsuz etkileri azaltmak için faizleri hissedilir şekilde yükseltmek zorunda kaldığında ve Hükümetin düşük faiz politikası olduğunu da düşündüğümüzde MB'nin ne yapacağı merak konusudur. MB'nin bağımsızlığı artık ileride daha önemli hale gelecektir.
Kamu borcunun düşük olduğu, hane halkı borcunun ise çok yükseldiği ülkemizde, artan faizler borçlanma maliyetlerini olumsuz etkileyecektir. Ülkemizde kriz tanımı hep nominal döviz kurlarının aşırı yükselmesi yani develüasyon olarak algılanmıştır. Kriz tanımı belki de yakın gelecekte, ülkedeki özel sektörün (hanehalkları, firmalar vs.) borcunun çok artması olarak da tanımlanmaya başlanacaktır. Örneğin; ABD ve Avrupa'nın yaşadığı kriz aslında borçluluk ve yeterli büyüyememe krizidir.
Bu krizde aslında ülkemizde kendini, eğer yeterli tedbirler alınmazsa özel sektörün krizi ve yetersiz büyüme olarak ortaya çıkacaktır. Bunun için kamu borcunun seviyesi kadar, özel sektör borcunun da seviyesinin çok önemli olduğunu unutmamız gerekmektedir.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: