Devrim şehitleri için ilk olarak Demokrasi ve Laiklik Yürüyüşü düzenlenirken, yürüyüşün son bulduğu Yıldıztepe Kubilay Anıtı’nda anma töreni yapıldı. Düzenlenen yürüyüş ve törene; CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, CHP İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, ADD Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt, CHP ilçe başkanları, ilçe belediye başkanları, CHP İzmir İl yöneticileri, ADD İzmir şube başkanları, sivil toplum örgütleri ve binlerce vatandaş katıldı.
Anma töreni, anıta çelenklerin sunulmasıyla başlarken; saygı duruşu ve okunan İstiklal Marşı’nın ardından yapılan konuşmalarla devam etti.
Törende konuşan CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, “Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın yalnızca bir asker değil, Cumhuriyetin vicdanı, onuru ve karakteri olduğunu” söyledi. Güç, 23 Aralık 1930’da Menemen’de hedef alınanın yalnızca Kubilay olmadığını; laikliğin, çağdaşlığın, halk egemenliğinin ve Cumhuriyetin bizzat kendisinin hedef alındığını ifade ederek şunları söyledi:
23 Aralık Bir Anma Değil, Bir Uyarıdır; Bir Tarihî Derstir
“Kıymetli yurttaşlar, Cumhuriyet yalnızca bir yönetim biçimi değildir. Cumhuriyet; halkın kendi geleceğini belirlediği, hukukun üstünlüğüne dayanan, laik, demokratik ve çağdaş bir toplum düzenidir. İşte tam da bu nedenle Cumhuriyet tarihi boyunca karanlık odaklar en çok bu düzene saldırmıştır.
Cumhuriyet kendiliğinden ayakta kalan bir yapı değildir. O, her kuşakta yeniden savunulması gereken bir iradedir. 29 Ekim’de Cumhuriyeti kurduk, 23 Aralık’ta ise bize şunu hatırlattılar: Cumhuriyet ancak cesaretle savunulursa yaşar.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Kubilay’ın şahsında hedef alınan da tam olarak buydu: Atatürk’ün kurduğu, akıl ve bilimle yükselen Cumhuriyet düzeni. Bu nedenle Kubilay yalnızca bir anma değil, aynı zamanda bir uyarıdır; bir tarihî derstir.”
Bu Topraklarda Karanlığa Teslim Olmayacağız
Bilimi, Aklı, Laikliği ve Özgürlüğü Savunmaktan Bir Adım Geri Atmayacağız
“Cumhuriyetimizin kurtuluş ve kuruluş tarihine baktığımızda İzmir’in ayrı bir yeri vardır. 9 Eylül’de kurtuluşun, 29 Ekim’de kuruluşun, 23 Aralık’ta ise Cumhuriyetin savunma bilincinin izleri bu topraklardadır. Bu şehir; özgürlüğün, millî iradenin ve Cumhuriyet değerlerinin simgesidir.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, Cumhuriyeti bir hatıra olarak değil, yaşayan bir sorumluluk olarak görüyoruz. Atatürk’ün ‘Benim iki büyük eserim vardır; biri Türkiye Cumhuriyeti, diğeri Cumhuriyet Halk Partisi’dir’ sözü, bizim için tarihsel bir övünç değil, tarihsel bir görevdir.
Cumhuriyet bir miras değildir; Cumhuriyet bir emanettir. Ve emanet, ancak onu cesaretle taşıyanların omuzlarında yükselir. Bugün Kubilay’ı anarken bir kez daha söylüyoruz: Bu topraklarda karanlığa teslim olmayacağız. Bilimi, aklı, laikliği ve özgürlüğü savunmaktan bir adım geri atmayacağız. Çünkü biz biliyoruz ki Cumhuriyet yaşayacak. Cumhuriyet sahipsiz değildir. Cumhuriyet biziz.”
CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın:
“Bizler, Cumhuriyetimize Sahip Çıkan Gençler Olarak Her Zaman Karanlık Zihinlerin Karşısında Duruyoruz”
Törende konuşan CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, vatan topraklarının bağımsızlık uğruna verilen büyük ve onurlu mücadelelere tanıklık ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Vatanımız, işgale karşı canı pahasına direnenleri de gördü; çıkarları uğruna bağımsızlığı değil, esareti seçenleri de tanıdı. Ancak tarihimiz bize şunu öğretti: Cumhuriyetimizin yolunu açanlar, karanlığa teslim olmayanlar oldu. Korkuya boyun eğmeyenler, aklı ve bilimi rehber edinenler oldu.
Bugün olduğu gibi tarihimizin her döneminde en önde direnenler gençler oldu. Henüz 24 yaşında, bu memlekete göğsünü siper eden Asteğmen Kubilay; bu direncin, bu cesaretin ve bu fedakârlığın timsalidir. O, laikliğin, çağdaşlığın ve Cumhuriyet ideallerinin nöbetçisiydi.
Bizler, Atatürk’ün gençleri olarak Asteğmen Kubilay’dan aldığımız bu onurlu mirası bugün yaşatıyoruz. Cumhuriyetimize sahip çıkan gençler olarak her zaman karanlık zihinlerin karşısında duruyoruz. İşte tam da bu yüzden bizi hedef alıyorlar. Çünkü gençliğin gücünden korkuyorlar; milletimizin iradesini yok saymak, gençliğin sesini kısmak istiyorlar.
Bu nedenle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nu, belediye başkanlarımızı ve yol arkadaşlarımızı aylardır hukuksuzca tutsak ediyorlar. Ancak şunu bilmiyorlar: Umutlu yarınlara inanan halkımızın umudunu tutsak edemezler. Er ya da geç bu zulüm bitecek ve bu zulmü biz bitireceğiz. Atamızdan bize miras kalan Cumhuriyetimizi geleceğe taşımak için, tıpkı Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay gibi mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Yorumlar
Kalan Karakter: