Başörtüsü zulmü
Ayhan Saltan

Ayhan Saltan

Ayhan Saltan

Başörtüsü zulmü

15 Ocak 2019 - 11:53

Türkiye’de bir iş yapacaksanız bunlar hep popüler kişi yada kuruluşlar ile olur.
Aksi durumda pek alıcısı olmaz.
Nasıl ki 28 Şubat sürecinde üniversite önünde yerlerde sürüklenen başörtülü hanımlar ve askeri birliklerde evlatlarının yemin törenine alınmayan anneler infiale neden olduysa şimdi aynı beklentiler için bir takım başörtüsü takan kadınlar çeşitli yerlerde olaylar çıkararak işi alevlendiriyorlar.
Son olarak aktrist Deniz Çakır üzerinden yapılanda müşterisi kalmayan bir olayı alevlendirme çabasından başka bir şey değil.
Deniz Çakır alkollü mekanda bu hanımlara saldırıyor da peki bu hanımların potansiyel tepki mekanı olan bir yerde ne işleri var?
Kutsal örtüleri ile içkili mekanda ne yapıyorlar?
İçinde alkol var diye kolonya bile kullanmayanlar buralarda ne arıyor sorgulaması vacip oluyor.
Şimdi gelelim başörtüsünün nasıl bir zorunluluk olduğuna.
Başörtüsü en büyük dayanağı olan Nur suresi 31. ayette bile ihtilaflı tercüme ediliyor.
Eğer bu emir baş örtmekse uzmanların tercümelerine göre burada bir kesinlik yok, eğer göğüsleri örtmekse buda ayetin ruhuna muhalif, başkasına gösterilmeyenler neden baba kardeş gibi yakınlara gösterilsin?
Anlaşılan o ki boyun ve alt tarafını örtmek kesin olmakla daha yukarısı örtmek arasındaki fark bu günde olduğu gibi geçmişte de örf ve geleneklerle alakalı.
Kadının kendisine kalırsa örtünmek, eğer korunmaksa baştan aşağı şal, çarşaf vesaire ile örtünür.
Yok aksine toplumsal baskı unsuru olarak yerleştirilmek istenen bir takım ritüeller gereği erkekte cüppe, sarık, takke, kippa, entari ve pelerin gibi kıyafetlerin dini sembolize etmesine en yakın olarak kadında da örtünme tercihlerinde bir zorlama vardır.
Gelenekle ve eski toplumların kadına biçtiği sosyal rol gereği kara çarşaf yada allı güllü yazma veya şimdiki gibi örtülü açık belli olmayan rengarenk eşarplar tercih edilebilmiş.
Temeli inanç ama uygulaması geleneklerle sınırlı olan bu giyinme tarzı neden bu kadar ayağa düşürülüyor?
Kimi tarikat ve cemaatler kara çarşaf dışındaki örtünmeyi çok sert eleştirirken neden başörtülü kadınlar alkollü, sigaralı, danslı eğlenceli mekanlara gider?
Bu kendi içinde büyük bir çelişkiyi barındırmakla beraber iş tamamen semboller üzerinden toplumsal yapının yıkılmasına angaje olaylardır.
Bu işin özeti bizim anladığımız budur.
Sonuçta ayeti yorumlayan bilginlerce bile belli hadislere dayandırılmaya çalışılsa da bu konu net olarak üzerinde uzlaşılan bir konu değil.
Ama kesin olan şu ki ayetin emri gereği örtünme var ve kişilerin kendi tercihine bırakılmış.
Burada mutlak anlam içeren kısımda kesin emredilen cinsellik içeren vücut azalarının yani boyundan aşağısının örtülmesi.
Asıl soru toplumu ortadan ikiye ayırmaya çalışanlar bu başörtüsü zulmünü kime yapıyor?

YORUMLAR

  • 0 Yorum