Tahir Şahin'i eleştirdi!

Menemen Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Serdar Aksoy, Kubilay Kültür Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. CHP'li eski başkan Tahir Şahin ve yeni başkan Serdar Aksoy arasında gerilim sürüyor. CHP'li Belediye Başkanı Serdar Aksoy, düzenlediği basın toplantısında isim vermeden eski başkan Tahir Şahin hakkında sert eleştiri yaptı.

Tahir Şahin'i eleştirdi!

Menemen Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Serdar Aksoy, Kubilay Kültür Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. CHP'li eski başkan Tahir Şahin ve yeni başkan Serdar Aksoy arasında gerilim sürüyor. CHP'li Belediye Başkanı Serdar Aksoy, düzenlediği basın toplantısında isim vermeden eski başkan Tahir Şahin hakkında sert eleştiri yaptı.

Tahir Şahin'i eleştirdi!
19 Nisan 2019 - 17:16

Aksoy, "Ben isim vermiyorum. Ali, Veli, Hasan, Hüseyin demem. Kim yetkiliyse, imzayı kim attıysa benim sözüm onadır. Sayıştay raporu bellidir. Yapılması gerekenler bellidir. Yapmama durumunda sorumlu kim? Yönetimdir. Önemli olan halkımıza ait malların geri alınmasıdır" dedi.
‘Menemen Belediyespor halkındır, sattırmam’ diyen Başkan Aksoy yaşananlar karşısında toplu bir şekilde açıklama yaptı. Belediyeye ait Menemen Kubilay Kültür Merkezi’nde basın mensuplarına konuşan Başkan Aksoy net mesajlar verdi. Başkan Aksoy ayrıca önceki yönetimin 31 Mart yerel seçimlerinden 3 gün önce 284 personeli işe aldığını da belirtti.
Aksoy, “31 Mart seçimlerinden sonra yeni bir yönetimi Menemen’de oluşturduk. Devam ediyoruz. Yeni bir süreç, yeni bir anlayış çerçevesinde hareket ediyoruz. Artık biz Menemen Belediyesi’nde yönetimdeyiz. Bunun üslubunu ve mantığını biliyoruz. Yüreğimizde hissediyoruz, konulara temkinli yaklaşmak zorundayız. Biz bu aşamadan sonra dışarıda bir vatandaş değil, yönetici pozisyonunda olan bilinçli davranması gereken insanlarız. Bizler aday adaylığı müddetince ‘biz iki dönemden fazla bu göreve talip değiliz’ dedik. Sadece iki dönem istedik. Olayların geldiği noktadan bakacak olursak niçin 2 dönem üzerinde hassaslıkla durduğumuzu herkes algılayacaktır. Uzun süreli başkanlıklarda bu tip sorunların yaşandığını, şehrin önünün tıkandığını çok net görüyoruz. Burada süreç uzadıkça bir ego sorunu ortaya çıkmış oluyor. Bizim Menemen Belediyespor’la ilgili yaşadığımız husus tam da budur. Bir daha bu tip sıkıntılarla karşılaşmamamız için, egonun yükselmemesi için 2 dönemin üzerinde hassasiyetle duruyoruz” diye konuştu.

"Bu hukukla bağdaşmaz"
Belediye personelinin bir kısmının spor kulübünde çalışıyor olmasıyla ilgili konuşan Aksoy, “Net ve açık olarak söyleyelim. Menemen Belediyespor’da çalışan personelin tamamı belediyenin personelidir. Orada kullanılan arabalar belediyenin arabasıdır. Harcanan mazot, elektrik, su belediyenindir. Benim tüm personellerimin bir kısmı orada olacak, ben personelimin yüzünü görmeyeceğim, diğer taraftan gelin çalışalım dediğimizde bu bir sıkıntı arz edecek. Böyle bir şey yok. İki firma var. Çalışanları başka tarafta ödemesi diğer tarafta. Böyle bir şey olabilir mi? Bu hukukla bağdaşmaz. Belediye personelinin Menemen Belediyespor’da ne işi var? Bir defa bu suçtur. Hukuken karşılığı neyse o yerine getirilecektir. Biz oradaki personelimizi olması gerektiği yere aldık. Tüm giderler belediyede ama Menemen Belediyespor yönetimi farklı. Böyle bir şey olmaz. İnsanlarla dalga geçer gibi, insanların aklını yok sayarak, aklını bir kenara atarak açıklamalar yapmak mümkün değil. Bizler bu saatten sonra Menemen Belediyesi’nin yetkilileriyiz. Bu görevi takip etmekle zorunluyuz. Önümüzdeki süreç belediye için de Menemen için de bir arınma, arlanma dönemi olacaktır” dedi.
Sayıştay ve bilirkişi raporu üzerinden bilgiler veren Aksoy, “Menemen Belediyespor’un futbolcularını teknik adamıyla birlikte davet ettim. Gelin konuşalım dedim. Fakat gelmediler. Adı Menemen Belediyespor belediye başkanının davetine icabet etmiyor. Bu kabul görür bir şey değil. Davul başka yerde tokmak başka yerde olmaz. Sapla samanını birbirine karıştığı yerde bu sapı da samanı da ayıralım. Onlar belediyenin çalışanlarıdır. Bir ailenin, şahsın hizmetkarlığını yapan insanlar değillerdir. Bizim şu an Menemen Belediyesi’nde 2017 yılı Sayıştay denetim raporu şu an elimde. Bu raporda bizatihi benim tarafımdan sağlaması yapılmak amacıyla bir bilirkişi davet edildi. 3-4 günlük çalışma soncunda bize teslim aldığımız belediyenin durumunu çıkardı. Biz bunun raporla sağlamasını yaptık. Tespitler tamam. Hukuk devleti içinde kararlarımızı alacağız. Tutanakla Sayıştay raporunu dikkate alacağız. Menemen halkının 176 adet gayrimenkulü bugün itibariyle Menemen Belediyespor’dadır. Hepimizin mal varlığı belediye sporda… Kiralama, ihale usulüyle… Burada tespitler belli. Burada kişisel hiçbir şey yok. Menemen halkı bize, ittifakımıza oy verdiyse, bize ‘paramı, malımı çaldırma’ dedi. Birileri benim malım üzerinden zenginleşmesin diye bize oy verildi. Halkın bize emanet ettiği Menemen Belediyesi’nin 2 dönem sonunda elini sıkarak devredeceğiz. Bu gayrimenkuller hukuki yollara başvurularak geri alınacaktır. Bizler bir şehrin yöneticileri olarak bunu içimizde de hissettiğimiz için rasyonel davranmak zorundayız. Menemen Belediyespor’un bu gayrimenkullerinden kaynaklı belediyeye 5 milyon 300 bin TL borcu var. Kiralandığı andan itibaren kiralar alınmamış. Yasal süreci henüz başlatmadık. Halkımız duygusal olarak belediyeye aitmiş gibi düşündüğü için bu işlemleri daha başlatmadık. Bunun haricindeki hukuki süreç ivedi bir şekilde işletilecektir. Söylenen bir söz var; malum gazete var. Haber yapmış. Seçimden önce yapılan haberlerin nereden çıktığı belli oldu. Kral çıplak! ‘Menemen Belediye Başkanı, Menemen Belediyespor’a gol attı’ diyor. Ben gol atmadım. Menemenlinin bir hakkı var. Menemen Belediyespor’a yönelik bir şey yok. O ayrı bir tüzel kişilik bu ayrı bir tüzel kişilik. Belediyeler spor kulüplerine destek olur. Menemen halkına ait bir spor kulübü olmasından dolayı statlara gidiyoruz. Bir şahsa, aileye ait olduğu için değil. Biz onun için Menemen Belediyespor halkındır, satılamaz dedik. O bizim. Bundan önce böyle gelmiş olabilir ama bundan sonra böyle gitmeyecek. Bizler Menemen Belediyespor’un tribünlerinde büyürken, ikinci ligdeydi. Yani Süper Lig’in bir altı. 1986-1987 yıllarındaydı. Kadir Yıldırım başkandı. İkinci ligdeydik, kafaya oynuyorduk. Daha sonraki süreçlerde bu iş çöktü. Bir belediye spor anonim şirket haline getirilirse, o şahsın, o ailenin hegemonyası altına girmiş demektir. Artık sizin takımınız yok. İflas ederse battı. Bir gün sonra da satabilir. Bunu takip edemezsiniz. Gitti takımınız, kulübünüz! Menemen Belediyespor’a sahip çıkıyoruz. Malum gazete ‘başkan kulübe gol attı’ diyor” dedi.

Futbolculara söz verdi
Basın açıklaması esnasında Aksoy futbolculara prim sözü verirken, “Önümüzdeki hafta Pazar günü yapılacak maçı Menemen Belediyespor’un kazanması durumunda futbolcu başına 5 bin TL’yi kendi cebimden çıkartıp vereceğim. Bunu Menemen Belediyesi adına yapamam, hukuki değil. Artık hukuku öğrenmemiz lazım. bizim genel başkanımız hak hukuk adalet diyerek yürüyüş yaptı. Hukuka saygı duymalıyız. Ben serdar Aksoy olarak yapacağım. Bundan sonra konuyu açmamak üzere kapatıyoruz. Bundan sonraki süreç hukuk sürecidir. Menemen Belediyesi’nden 13 bin TL’ye kiraya verilen bir şey 3 gün sonra 300 bin TL’ye kiraya veriliyor. Şimdi ben bunun hesabını sormayayım mı? Menemen Belediyesi açılmış olan davada artık tarafız. Yürütmeyi durdurma kararı alındı. Bundan sonra Menemen Belediyespor Menemen Sportif A.Ş.’ye devredilemeyecek” açıklamasında bulundu.
Aksoy konuşmasının bu bölümünde eski yönetimin 31 Mart yerel seçimlerinden 3 gün önce 284 personeli işe aldığını açıkladı. Aksoy, “31 Mart’ta çok ciddi seçimlere girdik ve çıktık. Dün itibariyle de İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanımız mazbatasını aldı. 2017 yılına ait Sayıştay denetim raporu 2018 Ekim’de yazılmış. Bizim bilirkişimizin yazdığı rapora göre şu an itibariyle belediye mevzuatında 2016 yılına kadar bir belediyenin çalışanlarına ayıracağı miktar bütçesinin yüzde 30’udur. Eğer bunun üzerine çıkmak istiyorsanız ivedi sebeplerden dolayı izin almak zorundasınız. Bu oran bizde yüzde 40’lar bandında çıktı. Sıkıntılar varsa bakanlık onay verirse bu oranı aşabilirsiniz. Aksi takdirde yasa bunu söylüyor. ‘Sen yüzde 40’ı aşamazsın’ diyor. Aşarsanız ne olur? Belediye başkanına zimmet çıkar! Mahkemeye gidilir. Başkan kamuya ait olan paranın buraya usulsüz bir şekilde verildiği gerekçesiyle zimmet çıkar bu belediye başkanından ivedi bir şekilde tahsis edilir. Belediye bunu aşıyor mu? Aşıyor. Şirket kurarak mecburen aşmak durumunda kalıyor. Bizim hem Sayıştay hem bilirkişi raporunda şu an bütçemin yüzde 38 civarında olması gereken personel giderleri yüzde 93’tür. Ve bu olay şunu diyor; sen iş yapma, git makamında otur, çayını iç, hiçbir iş yapma! Sadece çalışanların parasını öde! İcralar, ipotekleri bir kenara koydum. Bizim burada bir şeye karar vermemiz gerekiyordu” şeklinde konuştu.

Personeller çıkarılacak mı?
“Hukukçu arkadaşlarımızla, genel merkezimizle gerekli görüşmeleri yaparak belli kararlar almak zorunluluğu doğdu!” diyerek sözlerini sürdüren Aksoy, “Belediyemiz tarafından 28 Mart 2019 tarihinde, seçimler 3 gün sonra… 284 geçici işçi alınıyor. Bir günde! Herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Hukuk karşısında gerekli cezalar verilecektir. Kim imzalamışsa cezasını çekecek. Bunun etik, hukuki tarafını, belediyeye getirdiği yükü hepimiz biliyoruz. 31 Mart sonrasında neler yapılmak istendiğini sizin anlayışınıza bırakıyorum. Kanunda belirtilen bir husus var. Yüzde 40’lık oranın aşılmssı sebebiyle oluşan kamu zararı faiziyle birlikte belediye başkanından tahsis edilir. Bununla ilgili hukuki süreci başlatıyoruz. İşe giren 284 kişiyle alakalı gerekenin yapılacağını söylüyorum. Esas olan nokta şudur; birincisi, belediye hizmet etmekle yükümlüdür. İnsanlara hizmet verir. Veremediği noktada belediye belediye değildir. 300 kişilik yere bin 100 kişiyi toplarsanız belediyecilik yapmıyorsunuz. Adım atamayacak hale gelmişsiniz demektir. Bu arkadaşlarımızla ilgili mevzu neyse kanun hükümlerine göre yerine getirmek zorundayız. Çünkü burada hukuka aykırılık var. Kanunsuzluk, görevi kötüye kullanmak var. Kanunda belirtilen hususları dikkate alarak biz gereğini yerine getireceğiz. Hukuk neyi emrediyorsa o artık hukukun işi, bizim işimiz değil. Şirketten geçişler de var. Bu arkadaşlarımız uzun yıllardır bizim çalışanımız. Bunların içinde 14-15 arkadaşım var. Şahsen de tanıyorum, biliyorum. Kanunen işlem yapmak zorundayız. O kişiler tekrar belediyede çalışmaya devam edecekler. Yüzde 30’dan yüzde 93’e çıkmış orandan bahsediyoruz. Bunun ivedi şekilde düzeltilmesi gerekiyor. Biz bunlara kanun gereği gerekeni yapacağız. Aksi takdirde Menemenlilere hizmet edemeyiz, maaş ödemekle çırpınan bir belediye oluruz. Geçmişe yönelik zimmet çıkacaktır. Hukuki süreç üzerine artık konuşmak istemiyorum. Bu insanlar görevini kötüye kullanmak, kamuyu zarara uğratmaktan dolayı hukuk karşısına çıkacaktır. 284 kişi seçimlere 3 gün kala alınıyor. Hayırdır? Neyin telaşı bu? Bunun cevaplarını herkes biliyor. Ben CHP’den başkan seçilmiş bir şahısım ama ben AK Partilinin, MHP’linin, İYİ Partilinin, Alevisinin, Sünnisinin haklarını korumakla yükümlüyüm. Şu partili var bu partili var diye bakmadım. Rakip bir partinin anonsçusu da var. Seçimleri etkilemek, belediyeyi kilitlemek amacıyla işe alınmıştır maalesef! 200 küsur arkadaşıma diledikleri gibi eski yönetimle ilgili mahkeme süreçlerini yönetmeleri gerektiğini söylüyorum. Biz işleteceğiz. Süreçleri başlatabilirler. Bundan sonra bir şey söylemeyeceğim. Hizmet etmemiz gerekiyor. Şişirme vaatlerle değil gerçek vaatleri yerine getirmemiz gerekiyor. İş hukukuna aykırı hareket edemezsiniz. Aldığı insanlara da hakaret ediyor. Hiç isim zikretmedim, yönetim dedim. Geçmiş yönetimde kimler sorumluysa onlar hukukun karşısına çıkacaklar, gereği yapılacak. Hasan, Hüseyin, Ali, Veli demem. Bu hukukla alakalı bir süreç olduğu için 284 kişinin referanslarına kadar bellidir. Ben sorumluluk içinde davranmalıyım. Sayıştay ve bilirkişi raporu belli, yapmama durumunda sorumlu durumundaki şu anki yönetimdir” açıklamasında bulundu.  
Menemen Belediyesi eski Başkanı Tahir Şahin’in maaşların ödenememesi yönündeki iddiasına dair konuşan Aksoy ayrıca personel aylıklarının düşürüldüğünün öne sürülmesiyle ilgili de, “Maaşlar kendi döneminde ne kadar ödeniyorsa o kadar ödeme yaptık. Ödemiyorsak kendi de ödemiyordur. Maaşlar düşürülmedi. Seçimlerde aday gösterilmeyen kişinin o saatten sonra karar alıyor olması siyasi etiğe uymaz. Orada 2 bin 200 TL olan para aday gösterilmedikten sonra sendikayla anlaşma gereği net 6 bin TL’ye çıkıyor, şunu bunu koy 8 bin TL’ye çıkıyor. Amaç ne? Amaç üzüm yemek değil bağcıyı dövmek.  Bugün yeni alacağımız bir işçinin maliyeti 8 bin küsur! Madem kendisi niye vermedi? Arttırılmasına rağmen verilmedi” dedi.


 

YORUMLAR

  • 0 Yorum